Kendimi biraz, doğup büyüdüğüm İstanbul’a benzetirim. Onun gibi benim de kanım karışık. Özümde, bu topraklarda, İstanbul’da köklenmişler de var, başka bir toprakta, Macaristan’da doğup büyümüş, sonra gönül yarasıyla canı yanarak köklerinden kopup buralara kaçmışlar da. Üstüne üstlük kalbimde bir İtalyan, geçmişimde İngiliz eğitimi var.
Farklı kültürlere ait, farklı ülkelere yayılmış geniş ailemin geçmişinden gelen öykülerle büyüdüm. Bir yandan Macaristan’da Nazilere karşı ölüme meydan okuyarak direnmiş akrabalarımın, ezilen insanların özgürlüğü için savaşmışların, ülkesinin bağımsızlığı için çekinmeden elini taşın altına koymuş kahramanların öykülerini dinledim. Bir yandan da, altından bir kafese kapatılmış bir yaban kuşu misali gönlünün, ruhunun özgürlüğü için zorlu iç savaşlar veren yakınlarımın öykülerini dinledim.
Bu öyküler önceleri birer masaldı. İyilerin kazandığı, kötülerin yenildiği, mutlu sonlarla biten masallar. Ancak ben büyüdükçe masallar da büyüdü ve yavaş yavaş mutlu sonlar bitti. Mutlaka ve mutlaka iyiler kötüleri yenmez oldu. Masallar acı gerçeklere dönüştüler. Biraz daha büyüdükten sonra gerçekleri daha derinden didiklemek için, ailemde birbirinden farklı bu özgürlük savaşçılarına saygımı dile getirmek için, onları bir şekilde kayda geçirmek, başkalarına örnek teşkil etmelerine aracı olmak için araştırmaya ve yazmaya karar verdim.
Hakkı yenilenleri anlatmak istedim. Ölümü göze alarak kendi haklarını olduğu kadar, başkalarının haklarını da koruyanları kağıda dökmek istedim. Örnek olsun diye. Kıssadan hisse misali. İleride aynı acılar, aynı felaketler bir daha yaşanmasın diyerek, ufacık da olsa bir katkıda bulunabilmek için yazmak istedim. Yazdıklarımla geçmişe bakarak, bugüne ve yarına bir küçük ışık tutmaya niyetlendim.
Sonunda bir nokta geldi, içimdekiler bir şelale gibi dökülmeye başladı. Düşüncelerimi, duygularımı, bildiklerimi, gördüklerimi başkalarına aktarma isteğim zapt edilemez bir hale geldi. Böyle bir sorumluluğum olduğunu derinden hissetmeye başladım. Ve büyük bir coşkuyla yazar olmaya soyundum.