Özgürlük sorumluluklardan kaçarak elde edilemez.

Özgürlük sorumluluklardan kaçarak elde edilemez.

Özgürlük sorumluluklardan kaçarak elde edilemez.

Kırık Rapsodi ve Rüya’da hikayenin ana teması özgürlük. Özgürlüğün sorumluluklardan kaçarak elde edilemeyeceği. Bedelini ödemeyi göze alamadığımız takdirde asla özgür olamayacağımız.

 Bu tema kişiler, toplumlar ve ülkeler düzeyinde gittikçe artan yoğunlukta işleniyor. Okuyucuyu, özgürlük uğruna ödenen bedellere, özgürlük hayalleri ile sorumlulukları arasında gidip gelenlerin iç çatışmalarına tanık ederek, özgürlük kavramının farklı anlamlarını düşünmeye yönlendirmek istedim. Özgürlüğün ne olduğunu sorgulamaya….

Bir yandan ülkelerinin ve ezilen insanların özgürlüğü için ölümü göze alarak savaşanların yaşadıkları zorluklara ve çektikleri acılara değindim. Diğer yandan kalbinin özgürlüğü için savaşanların iç dünyalarını kasıp kavuran korkuları ve acıları aktarmaya çalıştım.

2004 yılında başlayan çerçeve hikaye ile 1915 yılında başlayan ana hikayeyi giderek artan sıklıkta örtüştürmek suretiyle, iki farklı kuşağın -Rüya’nın ve Alexandra’nın- bir ayna gibi birbirlerini yansıtmasını sağlayabildim. Böylece de aynı iç çatışmayı, farklı devirlerde ve mekânlarda gösterebildim. Bu örtüşme, ayrıca, özgürlük kavramını çeşitlendirerek güçlendirmeme de olanak tanıdı.

Hikayenin kahramanları, yaşananlar sonucunda şunu öğreniyorlar: Neyin özgürlüğü için savaşıyor olurlarsa olsunlar, ister bir ulusun özgürlüğü için, ister toplumun ezilen  bir kesiminin özgürlüğü için, ister korkuların ve acıların esiri olmuş kalplerinin özgürlüğü için olsun, bu hayallerini – özgürlük hayallerini – gerçekleştirebilmeleri için, yapacakları seçimlerin, verecekleri kararların bedelini ödeme cesaretini göstermeleri gerekiyor. Bu bedeli ödemeyi göze alamadıklarında, sorumluluk almaktan kaçındıklarında, ellerini taşın altına koyamadıklarında, özgürce seçim yapamaz hale geliyorlar. Başkalarının onlar için yaptığı seçimlere boyun eğmek zorunda kalıyorlar. Ve kendileri için çizilen senaryoları kabul etmeye, onlar için çizilen hayatları yaşamaya mahkûm oluyorlar. Ve işte bu noktada da esaret başlıyor.

DÜŞÜNCELERİNİZİ BENİMLE PAYLAŞIR MISINIZ?

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.